Gökçek ŞifaSize Telefonunuz Kadar YakınızÜcretsiz Google Play'de
İNDİRX
Ev / Sağlık Haberleri / 21. yüzyıl ‘virüs çağı’ oldu

21. yüzyıl ‘virüs çağı’ oldu

Son zamanlarda Güney Amerika ülkelerinde baş gösteren Zika salgını, virüslerin neden olduğu hastalıkları bir kez daha gündeme taşıdı.

Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) göre, dünya 2000 yılından bu yana Ebola, domuz gribi olarak da bilinen H1N1, SARS ve MERS olmak üzere dört büyük salgın yaşadı.

Bu virüslerin neden olduğu hastalıkların birçoğunun özgün tedavisi veya aşısı bulunmazken, en fazla ölüm domuz gribi ve Ebola salgınında meydana geldi.

En ölümcül virüs Ebola oldu

İlk kez 1976 yılında Kongo’da ortaya çıkan Ebola, 2013 yılının aralık ayında Batı Afrika’da yeniden görülmeye başlandı.

Gine’de rastlanan ve yayılan Ebola virüsü, daha sonra Liberya ve Sierra Leone’ye sıçrarken, sonrasında 7 ülkede daha Ebola vakaları tespit edildi.

DSÖ’nün son verilere göre, Ebola vakası sayısı 28 bin 638’i buldu. Bu vakalardan 11 bininde ise hasta hayatını kaybetti.

Ebola ile mücadele için aşının geliştirilmesi yönünde çalışmalar devam ediyor. Küresel Aşı ve Aşılama Birliği (GAVI), bunun için 5 milyon dolarlık yardımda bulunacağını açıkladı.

Son 50 yılın en önemli salgını H1N1

DSÖ tarafından “geniş çaplı salgın” olarak tanımlanan, domuz gribi olarak da bilinen “Influenza (grip) H1N1”, son 50 yılın en önemli salgını olarak kabul ediliyor.

Meksika’da 2009 yılının mart ayında kitlesel salgına dönüşerek ortaya çıkan hastalık, domuzlarda görülen bir tür grip virüsünün genetik değişim geçirmesi nedeni ile “domuz gribi” adını aldı.

Salgın, Amerika kıtasının ardından Mart 2009’dan itibaren tüm dünyaya yayıldı.

Klinik belirtileri mevsimsel gripten farklı olmayan hastalığın en önemli farkı, toplumun büyük kesiminin daha önceden bu ve benzeri virüslerle karşılaşmamış olması. Bu nedenle dünya nüfusunun önemli bir kısmının hastalığa açık olduğu belirtiliyor.

Bu pandemik grip (H1N1) için geliştirilen aşı şu anda ABD, İsveç ve Macaristan’da kullanılıyor.

SARS

Şiddetli akut solunum yolu sendromu (SARS), ilk 2003 yılının şubat ayında Avrupa, Kuzey Amerika ve Asya’da gözlemlendi.

Virüs, kısa sürede Hong Kong’dan 37 ülkede yayıldı. Bu noktada dünya genelinde, 1 Kasım 2002-31 Temmuz 2003 arası 9 ayda, 8 bin 422 kişide SARS vakasına rastlanırken, bunların 916’sı ölümle sonuçlandı.

Ancak, 2004 yılından bu yana dünyanın herhangi bir yerinden bildirilmiş SARS-CoV enfeksiyonu yok.

MERS

Bir Corona virüsü enfeksiyonu olan Ortadoğu Solunum Sendromu (MERS), ilk kez 2012 yılının eylül ayında Suudi Arabistan’da ortaya çıktı.

Sağlık Bakanlığı, ülkede 186 kişiye MERS teşhisi konulduğunu belirtirken, Suudi Arabistan’da son üç yılda MERS virüsünü kapan 950 kişiden 412’si yaşamını yitirdi.

MERS tanısı konan hastaların yaklaşık yüzde 35-40’ının hayatını kaybettiği biliniyor. Ancak bazı hastalarda MERS hafif belirtilerle atlatılabiliyor.

Kuş giribi de korkuttu

Halk arasında tavuk vebası veya kuş gribi olarak da bilinen A grubu grip virüsler, kanatlı hayvanlarda solunum ve sinir sistemine ait belirtilerle birlikte ölüme neden olan çok bulaşıcı bir hastalığa yol açıyor.

Uluslararası Salgınlar Ofisi (OIE) verilerine göre, 2003-2008 yıllarında evcil ve yabani hayvanlarda, toplam 61 ülkede 5 binin üzerinde kuş gribi vakası rapor edildi.

DSÖ verilerine göre kuş gribi nedeniyle 245 kişi hayatını kaybetti.

Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

İlk kez 1944 yılında Batı Kırım’da rastlanan Kırım-Kongo Hemorajik Ateş’in (KKHA), keneler tarafından taşınan hayvan kaynaklı bir enfeksiyon olduğu biliniyor. Son yıllarda tedavide görülen gelişmelere rağmen, bu enfeksiyonlarda ölüm oranlarının hala yüksek olduğu belirtiliyor.

Hastalığın ateş, baş ağrısı, halsizlik, yüz ve göğüste kırmızı döküntüler ve gözlerde kızarıklık, gövde, kol ve bacaklarda morluklar, burun kanaması, dışkıda ve idrarda kan görülmesi gibi belirtileri bulunuyor.

Zika

İlk kez 1947 yılında Uganda’nın Zika Ormanları’ndaki maymunlarda görülen virüs, 2015’in mayıs ayında Aedes cinsi dişi sivrisinekler yoluyla yayılarak, Brezilya’da patlak verdi.

Araştırmacılar, Zika virüsünün hamile kadınlara bulaşması halinde, yeni doğan bebeklerde nöro-gelişimsel bozukluk olan “mikrosefali (küçük kafa)” ortaya çıkabildiğine işaret ediyor.

Zika virüsünün yayıldığı Brezilya’da, ekim ayından bu yana 3 bin 500’den fazla bebeğe “mikrosefali” teşhisi konuldu. Son olarak Hawaii adalarında yeni doğan bir bebekte Zika virüsü kaynaklı doğum kusuru tespit edildi. Şimdiye kadar, beyin fonksiyonlarında bozukluklara neden olan Zika virüsünü taşıyan 51 bebeğin hayatını kaybettiği biliniyor.

DSÖ, 23 ülkede görülen Zika virüsünün özellikle Güney Amerika’da yayılmaya devam ettiğini duyurdu.

Dikkatinizi çekebilir

“VİRÜSÜN PANZEHİRLERİ”

Bitki özlerinden elde edilerek uygulanan fitoterapi tedavisinin, virüse karşı etkili olduğunu söyleyen uzmanlar, “Fitoterapi son ...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.