Kadınlarda daha fazla görülüyor
‘Ürtiker, altı haftadan kısa sürerse “akut ürtiker”, altı hafta ya da daha uzun sürerse “kronik ürtiker” olarak adlandırılır. “Akut ürtiker” daha sık ve her yaş grubunda görülebilir. “Kronik ürtiker” ise insanların yaklaşık % 1’ini etkiler. En sık 20-40 yaşlarında (yani yaşamın en aktif dönemlerinde) ve kadınlarda erkeklere oranla iki kat daha sık görülmektedir.
Tetikçileri var
“Akut ürtiker”e; hastanın kullandığı bazı ilaçlar (ağrı kesiciler, kas gevşeticiler ve penisilin grubu antibiotikler) geçirilmekte olan viral enfeksiyonlar neden olabilir. Kronik ürtikerde ise neden bulmak daha zordur. Hastaların yarısında neden tam bulunamaz.
Gıdaların günahı ne?
Bazen besinler “akut ürtiker”e neden olabilmektedir. Bazı durumlarda ise bahar başlangıcında (mart ve nisan aylarında) huş ağacı polenlerine duyarlanmış allerjik nezle ya da astımı olan hastalarda; elma, armut, şeftali, kivi gibi meyvelerin, ya da havuç, kereviz, domates, patates gibi sebzelerin yenilmesine bağlı olarak (besinlerle ağaç polenlerinin yapısal benzerliğinden kaynaklanan) ürtiker tablolarıyla karşılaşılabilir.
Aman dikkat!
“Kronik ürtiker”de enfeksiyonların, fiziksel etmenlerin (sıcak, soğuk, basınç vb.) bazen besin katkı maddelerinin ve vücutta yangı oluşturan çeşitli hastalıklar sorumlu olabilir.
Ürtikeri bitiren ilişki
Ender de olsa “kronik ürtiker”, var olan ya da gelişebilecek ciddi bir hastalığın (hepatit, romatizmal hastalıklar, bağ dokusu hastalıkları vb.) ilk belirtisi olabilir. Tüm bu nedenlerle ürtiker hastalarının çok iyi muayene edilmesi, iyi bir hekim-hasta ilişkisi, uygun tedavi yaklaşımları ve düzenli izlem büyük önem taşır.
Ürtiker tedavi edilebilir
Ürtiker tedavi edilebilir bir hastalıktır. Tedavi ve hasta takibi dermatologlarca yapılmalıdır. Özellikle “akut ürtiker”li olguların çoğu antihistamin dediğimiz haplarla ve kısa süreli kortizon kullanımıyla bir kaç gün içinde geriler. Yaygın döküntü ve şişliklerin gözlendiği ağır olgularda ilaçlar (acil serviste ya da dermatoloji kliniklerinde) enjeksiyon yoluyla uygulanır ve hasta bir süre gözlem altında tutulur.
Ürtikeri olanlar bunları yapmasın
Fiziksel ve psikolojik zorlanmalar (aşırı yorgunluk, ekzersiz, stres vb.) ürtikeri tetiklemektedir. Bu hastalar sıcak ortamlardan, alkollü içeceklerden, özellikle ağrı kesici, ateş düşürücü, kas gevşetici ilaçlardan ve diğer bitkisel kökenli tedavilerden kaçınmalıdırlar. İlaçlar içerisinde özellikle ağrı kesiciler (parasetamol grubu hariç) aspirin, penisilin grubu antibiotikler ürtikere en çok neden olan ilaçlar olduğundan kullanılmamaları önerilir.’