Ahlat (Pyrus elaeagnifolia)
Halk arasında yaban armudu olarak da bilinen ahlat özel bir çaba gerektirmeden doğada kendiliğinden yetişen kısa boylu bir ağaçtır. Orman ve açık alanlarda yetişen ahlat ağacı özel bir iklim tercihi de yoktur. Kuraklığa dayanıklıdır. Mayıs gibi beyaz çiçekleri açan bu ağacın meyveleri sonbaharda olgunlaşır. Acımtırak ve buruk bir tadı olan ahlat meyvesinin büyüklüğü dört beş cm kadardır. Beyaz ve siyah renkleri olan ahlat hemen hemen her yerde yetişmektedir. Meyveleri yenebilen bu ağaç daha çok Anadolu ve Trakya bölgelerinde görülür. Latince adı Pyrus elaeagnifolia’dır.
Bitkisel tedavi için kullanılan ahlat içerdiği A, B1, B2 ve C vitaminler değerleri bakımından tercih edilen bir meyvedir.
Ahlatın Faydaları
- Astım gibi solunum rahatsızlıkları bulunanlara fayda sağlar.
- Kaynatılıp suyu içildiğinde kanı sulandırır.
- Diş eti iltihaplarına ve yaralarına iyi gelir.
- Göz enfeksiyonlarını giderir.
- Kaynatılan su ile vücudumza sürdüğümüzde sıkılaştırma ve toplama özelliği vardır.
- Hazımsızlığa iyi gelir.
- Sindirime yardımcı olur.
- İshale iyi gelir.
- Kurutulan meyvesi veya yaprakları zehirli böcek sokan yere konur.
- Kalbi güçlendirir.
- Besleyicidir.
- Vücuda dinçlik verir.
- Böbrekleri çalıştırır ve idrar söktürür.
Ahlat meyve olmasına karşın tadındaki burukluktan dolayı direk tükenimi zor olan bir meyvedir. Fakat toplanan meyveler olgunlaştıktan sonra yenebilir. Ahlat dikkat edilerek kurutulduğunda içindeki besin değerlerini uzun süre muhafaza eder. Farklı şekillerde de tüketilebilen ahlat meyvesi kurutularak saklanabilir komposto, çay veya turşusu yapılabilir. Özellikle Trakya bölgesinde turşu şeklindeki tüketimi çok yaygındır. Anadolu bölgesinde ise kurutulan meyveleri komposto yapılarak tüketilmektedir. Meyvesi yenir ve suyu içilir.
Ahlat meyvesinin tüketimiyle ilgili çok yan etkisi yoktur. Sadece aç karına aşırı tüketildiğinde kabızlık yapar. Bu sebeple tüketimine dikkat etmek gerekir.