Alerjik bünyeli ve stresli kişilerde diğer yaralar gibi aknelerin de geç iyileştiği bildirildi.
Aknelerin sanılanın aksine ergenlik dönemine sınırlı olmadığı “Akne, yüz, ense, kulak içleri, çene altı, boyun ve omuzlarda yerleşebilir. Aynı zaman diliminde bu bölgelerden sadece birinde, birkaçında veya hepsinde olabilir. Başlangıcında ve erken yaşlarda deri altında küçük beyaz deri altı pütürcükleri yani beyaz nokta ile ortaya çıkar. Zamanla bunların siyah noktalara, sonra kırmızı ve üzerinde sarı cerahat bulunan sivilcelere dönüştüğü görülür. Şiddetli aknelerde yağ kistleri, apseler, akıntılı şişlikler de görülebilir”
Akne teşekkülünde genetik yatkınlık, stres, ruhi faktörler ve hormon hassasiyetinin rolü olduğu, “Bunlarla beraber, sinüzit, bademcik ve özellikle diş çürüğü ve sessiz diş apseleri gibi iltihap yuvacıkları, katkılı ve karbonhidrat içeriği yüksek ürünlerde sebebiyet vermektedir. Başka ve az rastlanan özel sebepleri de bulunabilir. Beyaz noktaların içinden küçük yağ kistciklerinin ve siyah noktaların içinden sertleşmiş yağ tıkaçlarının çıkartılması tedavi süresini kesinlikle kısaltır.
Sivilceleri sıkmanın iz yaptığının kısmen doğru olduğunu, ancak iz bırakma özelliğinin aslında cildin kendisi tarafında belirlendiği, “Açık renkli ciltlerde, ebeveyninde çukur izler bırakarak iyileşmiş olanlarda, ileri yaş aknelerinde, alerjik bünyelerde, doğal dışı beslenenlerde ve stresi yoğun kişilerde tüm diğer yaralar gibi akne de geç iyileşir. Deri altında baş vermeden ve küçülemeden kalan tıkız kistcikler bırakır. İyileşme sonrası deriden çökük küçük çukurcuklar kalabilir.