Gökçek ŞifaSize Telefonunuz Kadar YakınızÜcretsiz Google Play'de
İNDİRX
Ev / Bitkiler / Andız otu, Alant, İnula helenium L.

Andız otu, Alant, İnula helenium L.

Andız otu, Alant, İnula helenium L., Syn: Aster helenium SCOP., Aster officinalis ALL., Helenium grandiflorum GILIB
At gözü otu
Andız otu
İndus otu
Balgam otu

Familyası: Bileşikgillerden, Korbblütler, Asteraceae
Drugları: Andız kökü; Helenii rhizoma
Andız otunun sadece kökleri çay, tentür ve natürel ilaç yapımında kullanılır.
Giriş: Andız otu Bileşikgillerin bir alt grubu olan Inulagillere dahil olup bu grupta 120 bitki bulunur ve bunlar 4 ana gruba ayrılırlar. Bunlar;
1) Inulagiller bu gruba Andız otu; İnula helenium,
2) Enulagiller, bu gruba Alman Andız otu; İnula germanica
3) Cupulariagiller bu gruba; İnula graveolens ve
4) Lam bardagillere; İnula crithmoides’i örnek gösterebiliriz.
Bunlardan en yaygın olarak kullanılan ve bilinen tür Andız otu; İnula helenium’dur. İnula helenion kelimesinden türemiş olup İnula=güneş ve Helen=küçük sepet anlamına gelir. Türkçe Balgam otu diye anılması bu bitki kökünün balgam söktürücü olmasından dolayıdır. Dioskorides ve Plinius Andız kökünün öksürük, göğüs daralması, siyatik, mide zafiyeti ve diş sallanması gibi rahatsızlıklara karşı kullanmışlarıdır. Eski kitap­larda üşütme, mesane ve idrar yolları iltihapları, verem, kronik bronşit, boğmaca ve kronik ishale karşı kullanıldığını bildirmektedir. Vatanının Türkistan olduğu tahmin edilen bitki önce Türklerin hükümran olduğu Adriyatikten Japon denizine kadar geniş bir alana yayılmış ve son olarak da Amerika’ya götürülen bitki buralarda yetiştirilmiştir.

Botanik: Andız otu 60-250cm boyunda, çok yıllık bir bitki olup dikine yükselir ve sadece üst kısımlarında çatallaşma olur. Andız otunun birinci yıl sadece rozet yaprakları çıkar. Alt yaprakları uzun saplı, 15-30cm ge­nişliğinde, 40-70cm uzunluğunda geniş mızrak veya oval şekilde, alt yüzeyi grimsi, üst yüzeyi açık yeşil renklidir. Orta ve yukarıdaki yap­rakları gövdeye oturmuş olup külah şeklinde, kenarları hafif kertiklidir. Dikine yükselen gövde yuvarlak grimsi yeşil, yeşil veya erguvani renk­tedir. Çiçekleri 5-8cm çapında, uzun bir sap üzerinde, kenarına bir sıra altın sarısı renkli 2-3mm genişliğinde, 2-3cm uzunluğunda taç yaprakları ve göbekte küçük borucuklar şeklinde ve bakır sarısı renkte­dir. Çiçeği tutam kupa yaprakları üçgen veya eliptik şekilde, esmerimsi yeşil renk­lidir. Kökleri 1-2cm kalınlığında, 30-50cm uzunluğundaki koyu es­mer renkli ana kökler ve onlardan çıkan narin saçak şeklindeki yan köklerden oluşur.

Yetiştirilmesi: Andız tohumları Mart-Nisan aylarında çamlık, yastık ve­ya seralara dikilir ve Mayıs ayında fideleri bahçe veya tarlalara ekilir.

Hasat zamanı: En az iki yıllık Andız kökü ilkbaharda veya sonbaharda sökülerek yıkanır, dilim veya şerit şeklinde kesilerek gölgede veya gü­neş­te kurutulur. Köklerinin bozulup küflenmemesi için kuru ve gölgede yani ışıktan ve nemden uzakta olmalıdır. Kökleri nemde kolayca küflenip bozulabilir.

Birleşiminde: Geniş bilgi: Şifalı Bitkiler ve Alternatif Tıp isimli kitabımızda mevcuttur.
Araştırmalar: Geniş bilgi: Şifalı Bitkiler ve Alternatif Tıp isimli kitabımızda mevcuttur.
Tesir şekli: Geniş bilgi: Şifalı Bitkiler ve Alternatif Tıp isimli kitabımızda mevcuttur.

Kullanılması:
a) Araştırmalara göre balgam söktürücü, idrar ve safra arttırıcı ve bağırsak solucanlarını düşürücü olarak kullanılır.
b) Komisyon E’nin 05.05.1988 tarih ve 85 tarihli Monografi bildirisine göre; Andız kökünün nefes yolları, mide ve bağırsak rahatsızlıklarına ve de idrar yolları rahatsızlıklarına karşı kullanılabileceği beyan edil­miştir.
c) Halk arasında; boğazda aşırı balgam, öksürük, boğmaca, astım, kronik bronşit, verem, üşütme rahatsızlıkları, mesane ve idrar yolları iltihapları, mide zafiyeti, mesane üşütmesi, ağrılı adet hali ve ba­ğırsak solucanların karşı kullanılır.

Çayı: İnce kıyılmış andız kökünden 2 kahve kaşığı demliğe konur ve üzerine 300-400ml kaynar su ilave edilerek 5-10dk demlenmeye bırakıl­dıktan sonra süzülerek içilir.

Homeopati’de: Taze Andız kökünden 20gr ince kıyıldıktan sonra bir şişeye konur ve üzerine 80ml %70’lik Alkol ilave edilerek güneş ışın­larından uzakta muhafaza edilir. şişe iki günde bir çalkalanır ve 4-6hafta sonra süzülerek Homeopati’de <<İnula>> ismi ile anılan tentür elde edilir. Bu tentürden günde 3-5 defa 10-15damla 4-6hafta süreyle alınır.

Hastalığın belirtileri (semptom):
1) Rahim rahatsızlıkları
2) Leğen kemiği içindeki organların ağrıması ve çekme hissi
3) Bronş üşütmesi, kuru ve gıcıklı öksürük
4) Kalın ve çok balgam; özellikle yatınca ve geceleri artıyorsa
5) Gırtlakta gıcıklık ve kuru öksürük
6) Karında top gibi şişkinlik özellikle göbekte
7) İdrarın K.menekşe gibi kokması
Bu gibi hallerde Andız tentürü gerekir.

Yan tesirleri: Aşırı miktarda alınması kusma ve mide ağrısına neden olur ve de bazen de alerjiye sebep olabilir.

B) Türk Andız otu, Klebrige Alant, İnula viscosa AITON
Çok yıllık, 50-150cm boyunda, gövde ve yapraklarında zamk gibi yapışıcı bir madde olduğundan Yapışkan Andız otu ve Türkiye’de yetiştirildi­ğinden Türk Andız otu diye de anılır. Yaprakları 2-3cm eninde, 3-7cm uzunluğundadır. Çiçekleri ise diğerlerine göre oldukça küçük olup 6-8mm çapındadır. Halk arasında açık yararlı iyileştirmek için yaprakları yararla sarılır. Birleşimindeki eterik yağ bitki haşereleri; böcekler ve sineklere karşı kullanılır.

C) Keşmir Andız otu, Kaschmir Alant, İnula racemosa Hoker
Baştaki andız otunun biraz daha küçüğü (50-150cm) olup Keşmir, Altay­lar ve Himalayalarda yetişir. Köklerinden elde edilen druglar antiseptik özelliklere sahiptir.

D) Alman Andız otu, Deutscher Alant, İnula germanica
Çok yıllık, topluca bir arada yetişen bir bitkidir. Yaprakları mızrak şeklin­de, uçları sivri, kenarları bütün ve değişken sıra ile dizilmiştir. Alman Andız otu 30-60cm boyunda, çiçekleri küre şeklinde, taç yaprakları altın sarısı ve tek sıra ile dizilmiştir.

Bağırsak florası ve kılcal kan dolaşımı sağlıklı yaşayabilmek için çok önemlidir. Çünkü vitamin, mineral, aminoasit, enzim, glikoz, vb, besleyici maddenin hazırlanması, hücrelere ulaşması ve de mikroplarla mücadele eden makrofaj, T ve B- Hücreleri gibi savunma mekanizmalarının hücre aralarında dolaşması buna bağlıdır.Gökçek İksir’i ile tedavi olmak mümkündür. Tabii doğru beslenirseniz tedavi sürecide o oranda kısalır.Gökçek İksiri vücudu cüruflardan arıtır, iltihaplı hastalıkları iyileştirir ve bağışıklık sistemini güçlendirir.Gökçek Tonik mide-bağırsak rahatsızlıkları, deri hastalıkları ve her türlü alerjiye karşı etkilidir.

Asla peynir yememeli, çünkü asidoza ve iltihaplanmaya sebep olur.Siyah çay, kahve ve kola içilmemeli, çünkü bağırsakları kurutur ve vitamin, mineral ve aminoasitlerin alımını (absorbesini) önler.Alkol ve sigaranın zararları belli kanser, damarların yağlanması vb, artı uzun süre bira içilirse cinsel ikdidarsızlık ve hatta kısırlığa sebep olmaktadır.Sucuk salam sosis gibi et mamullerine 5-6 ay ara vermek gerekir (sade temiz et az yenilebilir) çünkü asidoza sebep olmaktadır.Bu da birçok hastalığın ana kaynağıdır.Akşam yemeği yerine yoğurt, meyve veya salata yenilebilir veya sebze çorbası içilebilir.Hayvansal besinler, patates, tahıl (beyaz pirinç), bakliyat ve hamurlu yiyecekler, özelikle de tatlılar akşam yenirse tam sindirilmez ve zamanla problemlere sebep olur.Ne kadar beyaz pirinç, patates, hamurlu yiyecekler, tatlı yiyecek ve içecekler, o kadar yağ oluşturur.Çünkü nişasta glikoza (şekere) dönüşür, şekerde yağa dönüşerek vücutta depolanır.Şeker ve antibiyotikler bağırsak mantarları çoğaltır, mantarlar ise her türlü hastalığı tetikler.Tatlı deyince akıla baklava, çikolata, dondurma vs gelir, kavun, karpuz ve üzümde tatlıdır ve bunlarda mantarı tetikler, çünkü aşırı şeker içeriler.Gökçek Diyet

Dikkatinizi çekebilir

Kokina çiçeği nedir? – Yılbaşı çiçeği olarak bilinen kokina çiçeği anlamı

Yılbaşı çiçeği olarak bilinen kokina çiçeğinin ne olduğunu herkes merak etmeye başladı. Yılbaşında evlere süs ...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.