İzmir Üniversitesi Hastanesi Diyetisyeni Fatma Baysal, beslenme bozukluğunun depresyona neden olabileceğini söyledi.
İnsan yaşamı boyunca yüzde 10 veya 20 görülme olasılığı olan bir duygu-durum bozukluğu olarak tanımlanan depresyon için birçok risk etmeni bulunuyor. Kalıtımsal faktörler, hormonal bozukluklar, cinsiyet, yaş, sosyokültürel etkenler ve stresin bunlardan sadece birkaçı olduğu belirtiliyor. Beslenme düzeni de yine depresyon için bir risk etmeni veya tedavide yardımcı etken olabiliyor.
Diyetisyen Fatma Baysal, kişinin beslenmesindeki yetersizliklerin depresyon için bir risk etmeni oluşturduğunu dile getirdi. Birey depresyondayken hayatında, sosyal çevresinde ve alışkanlıklarında değişimlerin söz konusu olduğunu belirten Baysal, “Bu değişimler doğal olarak kişinin beslenme düzenini de etkilemektedir. Ayrıca vücutta hormonal olarak birtakım değişiklikler meydana gelerek bireyin iştah durumunu etkilemektedir. Depresyon döneminde ani kilo kaybı veya ani kilo alımı sık gözlenen durumlardır. Özellikle bu dönemlerde B grubu vitaminlerinden zengin olan et, balık, yumurta sarısı, süt, yağsız peynir, hububat, kuru baklagil, kuru kayısı, ıspanak, bezelye tercih edilmeli” dedi.
FOLİK ASİT, B12 VİTAMİNİ
Folik asit ve B12 vitamini eksikliğinin depresyon riskini arttırdığını kaydeden Baysal, “Folik asit yetersizliği antidepresanlara karşı yanıtı azaltmaktadır. Bu nedenle folik asit açısından zengin olanı kurubaklagiller, özellikle yeşil yapraklı sebzeler, meyveler, turunçgiller, yağlı tohumlar, ekmek ve tahıl ürünleri tüketilmelidir. Ayrıca B1 vitamininin yetersiz alınması durumunda zihinde bulanıklık, olaylar arasında koordinasyon kurmada güçlük, huzursuzluk, uyku bozukluğu, yorgunluk, depresyon görülmesine neden olur” ifadelerini kullandı.
“EKSİK KALMASIN”
İzmir Üniversitesi Hastanesi Diyetisyeni Fatma Baysal, şunları söyledi:
“Çalışmalar sonucunda Omega 3 yağ asitlerinin depresyona karşı koruyucu etkiye sahip olduğu bulunmuştur. Zengin omega 3 kaynakları somon, tuna, uskumru, alabalık, kılıçbalığı, karides ve marina balığı, ceviz, keten tohumu ve kanola yağıdır. Yapılan bazı çalışmalarda çinko yetersizliğinin daha sık depresyon görülmesine neden olduğu ve antidepresanlara karşı yanıtı azalttığını ortaya koymaktadır. Magnezyum ve kalsiyum eksikliğinde psikiyatrik bozukluklar ve depresyon görülebilmektedir. Depresyondan korumak ve yaşamdan zevk almak için sağlıklı beslenmemiz gerektiğini unutmamalıyız.”