Karaciğer, karın boşluğumuzun sağ üst kısmında bulunan hayati bir organdır. Kanımızda bulunan kimyasal maddeleri düzenleyen ve vücutta kullanımını sağlayan karaciğerimiz olmadan hayatımıza devam edemeyiz. Şekil olarak koniye benzeyen karaciğerimiz aşağı yukarı 1-2 kg civarındadır ve vücudumuzdaki en büyük organdır. Karaciğer tam anlamıyla bir kimya laboratuvardır. Safranın, proteinlerin ve binden çok enzimin üretildiği karaciğer:
- Kandaki atık maddelerin taşınması için safra üretir. Ürettiği safrayı, safra kanallarıyla bağlı olduğu ince bağırsaklara yollar. Kandaki atık maddeler bağırsaklar sayesinde dışarı atılır.
- Kanda bulunan alkol, kimyasallar ve ilaçların temizlenmesini sağlar.
- Enfeksiyonlara karşı bizi koruyan antikorların önemli bölümünü üretir.
- Yağ, protein, şeker ve kan hücrelerinin yenilenmesi için gereken maddeleri depolar.
- Hormonların düzenlenmesinde etkin rol oynar.
- Kanın pıhtılaşması için gereken ve insan için hayati önem taşıyan protrombin ve fibrinojeni üretir.
- En önemli görevi ise kan yoluyla aldığı besinleri prosedüresidir.
Yukarıda bahsetmiş olduğumuz 7 maddeden de anlayabileceğiniz gibi karaciğerimize iyi bakmamız gerekiyor. Karaciğerde en yaygın görülen hastalık çoğu zaman farkına bile varamadığımız karaciğer yağlanmasıdır.
Karaciğer Yağlanması Nedir?
Tıp dünyasında “hepatosteatoz” olarak adlandırılan karaciğer yağlanması, isminden de anlaşılacağı gibi karaciğerde yağ birikmesi sonucunda oluşan bir rahatsızlıktır. Karaciğer kendini güvenliğini sağlamak için yağ hücrelerini tutar. Sağlıklı bir insanın karaciğerinde de az miktarda yağlanma vardır. Ancak karaciğerin aşırı derece yağ toplaması tıbbi bir rahatsızlığa neden olur.
Karaciğerin yağ tutması sonucunda iki durum oluşur:
Karaciğerde yağlanmaya bağlı olarak iltihap oluşmaya başlar. Karaciğer iltihaplanmalarının genel adı olan hepatitin biri türü “steatoheapatit” hastalığı oluşur.
İkinci durumda karaciğer yağlanmasına bağlı iltihap oluşmaz. Ama yağlanmaya bağlı karaciğer hücreleri ciddi hasar görür ve bu durum sirozun başlangıcını oluşturur.
Karaciğer Yağlanması Neden Olur?
Karaciğer yağlanmasının yaşam şeklinden beslenmeye kadar birçok sebebi vardır. Düzenli beslenme, egzersiz gibi temel programlarla karaciğerimizi güvenliğini sağlamak mümkün olabilir. Ayrıca yağlanma bulunan karaciğerimizi koruyarak eski sağlıklı haline döndürmek de mümkün olabilir. Karaciğer yağlanmasının nedenleri alkole bağlı ve alkole bağlı olmayan yağlanmalar olarak ikiye ayrılır.
Alkole bağlı karaciğer yağlanması:
Alkol vücudumuzdaki bütün organlar için zararlıdır. Ama en fazla zararı da karaciğere verir. Alkol, karaciğerdeki yağ parçalama metabolizmasını bozarak karaciğer yağlanmasına neden olur. Karaciğer yağları parçalayamaz ve sindirime gönderemez. Böylece yağlar karaciğerde kalarak yağlanmaya neden olur. Alkole bağlı oluşan karaciğer yağlanması ilerleyen zamanda hepatit oluşmasıyla sonuca erer ve ölümcül bir şekle dönüşür.
Alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanmaları:
Obezite: Alkolden sonra karaciğer yağlanmasının en büyük sebebi fazla kilolardır. Dengesiz beslenme yüzünden karaciğer alınan fazla yağın hepsini depolayamaz ve yağlanmaya başlar. Ancak kilolu insanların hepsinde karaciğer yağlanması oluşacak diye bir kaide yoktur. Yine de %70 gibi çok yüksek bir oranda kilo fazlası olan insanlarda karaciğer yağlanması görülür.
İnsülin Direnci: Bazı insanlarda insülin direnci vardır. Bunun sebebi ya kötü beslenme alışkanlığı veya genetik transferdır. Pankreas insüline dirençli hücrelere karşı daha çok insülin üretir. Bu da karaciğerde yağ asidi oranının artmasına neden olur. Buna bağlı şeklinde de karaciğer yağlanma oluşur.
Kolesterolün Yüksek Olması: Kolesterol kandaki yağ oranını gösterir. Kandaki yağ oranı yüksek olunca da karaciğer bu yağın hepsini parçalayarak depolayamaz ve buna bağlı olarak karaciğer yağlanması oluşur.
Hipertansiyon: Hipertansiyon hastalarında da karaciğer yağlanması sık sık görülmektedir.
Diğer Nedenler: Yukarıda saydığımız nedenler karaciğer yağlanmasının en çok görülen nedenleridir. Bu nedenlerin yanısıra; kullanılan bazı ilaçlar, yetersiz beslenme, mide için yapılan bypass ameliyatı, bazı bakteri ve virüsler, uzun süre aç kalmak, çok hızlı kilo kaybı gibi unsurlar da, karaciğer yağlanmasının nedeni olarak karşımıza çıkar.
Karaciğer Yağlanmasının Belirtileri
Karaciğer yağlanması her insanda ortaya çıkabilecek bir hastalıktır. Başlangıç aşamasında çok belirti vermez. Sadece halsizlik hissiyle kendini belli eder. Halsizliğin de çoğu sebebi olduğu için karaciğer yağlanmasını hemen fark etmek güçtür.
İlerleyen aşamalarda ağrılar oluşur. Karaciğer vücudumuzdaki en ağır organdır. Yağlanmaya başladığında daha da büyüyerek diğer organlara baskı yapmaya başlar ve ağrıya neden olur. Özellikle sağ kaburganın alt bölümünde ağrılar hissedilmeye ve sıklaşmaya başlar.
Daha ileri aşamalarında daha ciddi sağlık problemleri oluşmaya başlar. Hızlı kilo kayıpları, güç kaybı ve zihinsel sanrılar ortaya çıkmaya başlar.
Bu belirtilere ek olarak:
- Ciltte meydana gelen kızarıklar ve kaşıntılar
- Mide bulantıları
- Hemoroit
- Tenimizde ve nefesimizde oluşan kötü kokular
- Gözlerdeki kızarıklıklar
- Hafızanın giderek zayıflaması da karaciğer yağlanmasının belirtileri arasındadır.
Bu belirtilerin bir kısmını yaşıyorsanız hemen hekiminuza müracaatn. Karaciğer yağlanması belirtileri yazısında belirtiler hakkında daha ayrıntılı bilgiler bulabilabilirsiniz.
Karaciğer yağlanmasını engellemek için alınacak önlemler nelerdir?
Karaciğer yağlanması sıklıkla görülen sağlık problemlerindan biridir. Bu nedenle yaşam tarzına dair alınacak önlemlerle bu rahatsızlığın önüne geçmek, en azından durumu hafifletmek mümkün olabilir.
Karaciğer yağlanmasını engellemek için yapacağınız en iyi şey derli toplu olarak spor yapmaktır. Yaşam tarzınıza, yapmaktan güzellandığınız bir spor dalını dâhil ettiğiniz takdirde bunun yararlarını çok hızlıca görürsünüz.
Spor vasıtası ile kan dolaşımınız düzene girer, bilhassa karın bölgesinde biriken yağlar azalma gösterir. Buna paralel olarak karaciğerde depolanan yağ miktarı da azalmaya başlar. Hiçbir şey yapamıyorsanız 45 dakikalık yürüyüşleri hayatınıza dâhil edin!
Karaciğerin birinci düşmanı alkoldür. Alkol, vücutta biriken toksinlerin karaciğerde depolanmasını harekete geçirir. Uzun vadede zararlarını gösteren alkol karaciğerde ciddi boyutlarda hasar bırakır.
Siroz hastalığı, alkol tüketiminin fazlalığıyla yakından alakalıdır. Alkole bağlı karaciğer yağlanması olanlar kesinlikle alkolü hayatından çıkarmalıdır.
Düzenli kahve tüketimi karaciğerde yağ birikmesini azaltmaktadır. Bu nedenle günde bir fincan şekersiz tüketilen kahve, karaciğer yağlanmasını engellemek için iyi bir önlemdir (11).