Çinko sağlığımız için son derece önemli bir mineral. Vücutta 300’den fazla enzimin aktivasyonunu ayarlayarak birçok vücut fonksiyonunun sağlıklı yürümesinden sorumlu. Az miktardaki eksikliği bile uzun vadede birçok sağlık sorununun oluşmasına neden oluyor.
Özellikle beyin, kas, kemik, böbrek, karaciğer, prostat ve göz dokusunda yoğun olarak bulunuyor. İnsan vücudunun hemen hemen her dokusunda bulunsa da yüzde 90’ı kas ve kemiklerde yer alıyor.
Çok güçlü bir antioksidan ve kanser riskini azaltıyor. Sağlıklı hücre bölünmesi ve çoğalmasını sağlayarak çocuklarda büyüme ve gelişmesinde önemli rol oynuyor. Kanser riskini azaltıyor.
Spor yapanlarda performansı arttırıcı enerji düzeyini yükseltici ve vücut yağ kas oranını dengeleyici etkileri olduğu biliniyor.
Çinko protein üretimini sağlıyor ve oksijen taşıyan kırmızı kan hücreleri ve bağışıklık sisteminin beyaz kan hücrelerinin fonksiyonlarını da düzenliyor.
Kimler çinko eksiliği nedeniyle riski altında? Çinko hangi gıdalarla bulunuyor?
Çinko eksikliği çoğu zaman yeterince çinko içeren gıda tüketmemekten kaynaklanmıyor!
Birçok ilaç çinko eksilmesine neden olabiliyor. Doğum kontrol hapı, adet düzenleyici kullanan veya menapoz sonrası hormon desteği alan kadınlarda çinko eksikliği daha sık rastlanıyor.
Fazla alkol kullananlar, mide asidini azaltıcı ilaç kullananlar, yaşlılar da çinko eksikliği açısından riskli durumdalar. Çinko bol miktarda kırmızı ette deniz mahsullerinde ve özellikle istiridyede bulunuyor. Hayvansal gıdalar oldukça yüksek oranda çinko içeriyor. Koyu yeşil yapraklı sebze ve bakliyat, kuru yemiş gibi bitkisel gıdalarda da çinko bulunsa bile içlerindeki fitalat denilen madde nedeniyle kana geçmesi zayıf oluyor. Bu nedenle vejetaryenlerin yüksek risk altında olduklarını bilmeleri gerekiyor.
Düşük çinko seviyeleri ağızda tat duygusunu bozuyor özellikle çok tuzlu ve çok tatlı gıdalara karşı istek artıyor.
Çok eksik olduğu durumlarda ishal, aşırı güç eksikliği, kısırlık, cinsel isteksizlik, bağışıklık sisteminde zayıflama nedeniyle çok sık enfeksiyon hastalıklarına yakalanma, hafıza bozukluğu, dikkat dağınıklığı, cilt yaralarında iyileşmede gecikme, sinir sistemi bozukluğu ve kulaklarda çınlama belirtileri olabiliyor. Ayrıca çocuklarda gelişme ve büyüme geriliği, erişkinlerde erken saç beyazlaması, dökülmesi, tırnak kırılması, gözde körlüğe gidebilen sarı nokta hastalığı, dişeti hastalığı, iştah azalması ve cinsel istekte gerilemeye neden olabiliyor.
Çinko eksikliğinde hangi hastalıklar oluyor?
* Erkeklerde üreme fonksiyonların üzerine etkisi:
Düşük çinko seviyeleri testosteron üretiminde azalmaya neden oluyor bu azalma prostat kanseri ve kısırlığın oluşmasına zemin hazırlıyor. Aynı zamanda cinsel isteği azaltıyor. Prostat diğer dokulardan 10 kat daha fazla çinkoya ihtiyaç duyuyor. Hücre bölünmesinin sağlıklı bir şekilde sürmesi çinkonun yeterli düzeyde olmasına bağlanıyor. Prostat iltihabı da çinko eksikliğinde daha sık görülüyor. Prostat kanseri geliştiği zaman prostat hücrelerinin çinkoyu depolama gücü azalıyor. Bu da kanser ücretlerinin daha hızla büyümesine neden oluyor.
* Kadın sağlığı üzerine etkisi:
Çinko eksikliği olan kadınlarda yumurta gelişimi ve kalitesi bozuluyor. Bu da kısırlığa neden olabiliyor. Yeterli miktarda çinko düzeyi bulunan kadınlarda östrojen ve progesteron hormonları sağlıklı düzeylerde seyrediyor. Aksi taktirde östrojen çok fazla artabiliyor iyice parçalanamadığı için meme kanseri ve kısırlık artabiliyor.
* Bağışıklık sistemi ve kanseri engelleyici özellikleri:
Kanserin zayıf bağışıklık sistemi ile ilişkisi eskiden beri biliniyor, çinko eksikliğinde hücre yenilenmesi ve sağlıklı bölünme süreci bozuluyor. Çinko eksikliği ile bağlantılı olduğu düşünülen kanser türleri ise şunlar; meme, kalın bağırsak kanseri, yumurtalık kanseri, akciğer kanseri, cilt kanseri ve kan kanseri (lösemi).
Çinko eksikliğinde kanser hücreleri ile mücadele eden bağışıklık ücretlerinin fonksiyonları da bozuluyor, bu durum aynı zamanda bakterilere ve virüslere karşı da dayanıksızlığa neden oluyor. Yaşlılarda çinko eksikliği daha ileri seviyelerde görülebiliyor. Bunun nedeninin yetersiz çinko alımı ile ilgili değil yaşla birlikte vücutta oluşan mikropsuz iltihaplanma süreci olduğu düşünülüyor. Çinkonun yaşlanmayı geciktirici etkisi olduğunu biliniyor.
* Kalp damar sağlığı üzerinde etkileri:
Damarlarımızın iç kısmındaki ince bir gömlek benzeri olan tabaka, çinko sayesinde dayanıklılığını sürdürebiliyor. Düşük çinko seviyesi olan kişilerde damarların dayanıklılığı azalıyor ve yüksek kolesterolün damarlar içerisinde birikmesi ve mikropsuz iltihap süreci hızlanıyor. Bu durum da uzun vadede kalp krizi ve felce neden olabiliyor.
* İnsülin direncini azaltıcı ve şeker hastalığına engelleyici özellikleri:
Çinko birçok hormonun sağlıklı fonksiyonunu sağladığı gibi insülin hormonu üzerine de etkili. Yeterli çinko seviyesi bulunması üç şekilde insülin sağlığımda bilgilendiriyor. Birincisi çinko insülini bağlayarak pankreasın içerisinde depolanmasını kolaylaştırıyor. İkincisi, hücre sağlığını güçlendirerek insülin yardımıyla şekerin hücre içine alınmasını kolaylaştırıyor. Dolayısıyla insülin hassasiyetini arttırıyor. Kan şekerinin bu sayede hücre içine kolaylıkla girmesi şeker yüksekliğine bağlı oluşacak yağlanmayı engelliyor. Şişmanlık ve şeker hastalığı riskini azaltıyor. Üçüncüsü çinkonun iltihap engelleyici etkileri sayesinde hücrelerin yaşlanmasını geciktiriyor, insülin hassasiyetinin sürmesini sağlıyor.
Çinko eksikliği olan çocukların daha fazla kilo aldığı, karın çevresindeki yağlanmalarının arttığı ve erken yaşta şeker hastalığına yatkın hale geldikleri biliniyor.
* Uyku, bilişsel fonksiyonlar ve enerji düzeyleri üzerine etkisi:
Çinko beyin hücreleri arasındaki bilgi alışverişinin kolaylaşmasını sağlıyor. Bilişsel fonksiyonları arttırıyor aynı zamanda uyku hormonu olarak bilinen melatonin metabolizmasını düzenliyor ve sağlıklı bir uykuya yardımcı oluyor. Aynı zamanda dikkat sağlamanızı enerjinizi arttırıcı, ödül cevaplı öğrenme ile ilgili dopamin hormonunu seviyesini ayarlıyor. Beyindeki yağ asitlerinin dengesini sağlıyor bu sayede beyin dokusunun sağlıklı beslenmesine yardımcı oluyor. Kadınlarda daha belirgin olmak üzere depresyonu engelliyor.
* Saç ve cilt sağlığı üzerine etkisi:
Akne gibi cilt üzerinde oluşan mikroplara bağlı lekelenmeler iltihaplar, çinko içeren gıda, tablet veya dışarıdan sürülen çinkolu kremlerle engellenebiliyor. Cilt üzerinde fazla yağ birikmesini engelliyor, saçlı deride kepek oluşmasını engelliyor. Cilt sağlığını düzelterek saçların daha kolay ve sağlıklı uzamasına yardım ediyor, ciltte oluşan yaraların daha hızlı iyileşmesini sağlıyor.
* Şişmanlık:
Yağ hücrelerinin ürettigi zehirli maddelerin damarsertliği yapıcı etkisini azaltıyor. Aynı zamanda kilo vermeyi kolaylaştırıyor.
* Göz sağlığı:
Yaşlanmayla beraber göz dokusundaki çinko miktarı giderek azalıyor, çok fazla bilgisayar başında vakit geçiren orta yaşlı insanlarda da çinko, vaktinden önce azalıyor. Dışardan çinko takviyesinin göz sağlığına ve özellikle gece körlüğünü engelleyici etkisi olduğu biliniyor. Yaşlanmayla beraber vücutta daha fazla oksidasyon sonucu zararlı atık madde oluştuğu için çinko ihtiyacı artıyor. Bu nedenle yaşlıların göz sağlığı için daha fazla çinko takviyesine ihtiyacı oluyor.
Sağlıklı Yaşam Merkezi Direktörü Uzm. Dr. Özgür Şamilgil