Kış meyvesi nar hem kokusu hem de tadı ile şifa veriyor. Faydaları saymakla bitmeyen narın kabuğu da her derde deva oluyor. Nar kabuğu özellikle kanser hastalığıyla mücadele ediyor. “Narın içini yedikten sonra dışını kesinlikle atmayın” diyen uzmanlar, kabuğunda bulunan değerli bileşiklerin önemli olduğunu ve hastalıklara karşı koruduğuna dikkat çekiyor. Bağışıklık sistemini güçlendiren narın aynı zamanda kalbe de iyi geldiğini vurgulayan uzmanlar, damar tıkanıklıklarını geriletme ve tansiyon düşürücü etkilerinin olduğunu da ifade ediyor.
AZ YİYORUZ
Ülkemizde de bol bol yetişen narın kabuğunun hemen hemen hiç tüketilmediğine dikkat çekilirken, Çin`de son yıllarda yapılan araştırmalar, narın kabuğunun, suyuna göre daha fazla oranda değerli bileşikler içerdiğini gösteriyor.
KOLESTEROLÜ DE AZALTIYOR
Nar kabuğu içinde bulunan `ellagik asit`, başta meme kanseri olmak üzere hemen hemen tüm kanser türlerini hem önleyici hem de iyileştirici faydalar sağlıyor. Öte yandan yapılan araştırmalar, nar kabuğunun kötü huylu kolesterolü azalttığını, beta hücrelerini artırarak diyabet, kalp-damar hastalarına da iyi geldiğini gösterdi. Uzmanlar, “Nar kabuğundaki antioksidan, kanser düşmanıdır. Çalışmalar meme, yemek borusu, cilt, bağırsak, prostat ve pankreas kanserlerini önlediğini göstermiştir” diyor.
Nar kabuğu nasıl tüketilmeli?
KANSERE kalkan olan nar kabuğunun nasıl tüketilmesi gerektiğini ise uzmanlar şöyle aktarıyor: “Gölgede veya 40-50 dereceyi geçmeyecek ortamlarda kurutulan nar kabukları daha sonra ufalanmalıdır. 100 gram kaynamış suya, 2 gram nar kabuğu atarak, yaklaşık 10 dakika kaynatıp suyu her gün çay olarak tüketilebilir. Ayrıca kurutulmuş ve parçalanmış nar kabuklarını, kahve makinesinde toz haline getirip, bir çay ya da kahve kaşığı tozu salata, peynir gibi gıdalarla tüketilebilir.”